8 Mayıs 2013 Çarşamba

~Bölüm 9 Creeper~

Daniel ve Vetroit aynı anda kılıçlarını çektiler. Ashley ise olduğu yere mıhlanıp kaldı. Herobrine Daniel'a döndü. Daniel'ın önünde bir şimşek çaktı. O ise geriye doğru takla attı. Az önce üstünde durduğu toprak parçası bir kül yığınına dönüşmüştü. Ashley korkuyla geriledi. Vetroit kılıcını Herobrine'a doğru savurdu. Herobrine Vetroit'in kılıcına karşı bakışını kullandı. Kılıç erimişti. Artık Vetroit'in tek silahı yumruklarıydı. Daniel Ashley ve Vetroit'i korumak için önlerine geçti. Herobrine dişlerinin arasından bir şey fısıldadı ama Ashley ne dediğini anlamamıştı. Herobrine Daniel'in bir hareketiyle kaybolmuştu. İşte bu çok tuhaftı. Ashley şaşkınlıkla sordu; "Bunu nasıl yaptın?" Daniel onu duymamış, ve ya duymazdan gelmişti ki cevap vermedi. Daniel "Gidiyoruz. Burası güvenli değil." dedi. Ashley ve Vetroit itiraz etmediler. Uzun bir süre tek kelime etmeden yürüdüler. En sonunda Ashley Daniel'a tekrar sordu, "Herobrine'ın kaçmasını nasıl sağladın?" Daniel bu kez cevap verdi; "Bu bir sır..."
---------------------------------------------------------------------------
Daniel nasıl onu kaçırdığını söyleseydi Ashley de Vetroit de ondan nefret ederdi. Doğrusu bu bir sır sayılmazdı. Eğer Herobrine'a ne dediğini onlara söyleseydi bütün hayat hikayesini anlatması gerekirdi. Hikayesi ise kendisine göre utanç vericiydi. Gerçek ailesi ölmüştü, ama bu utanç verici kısım değildi. Bir anda Ashley Vetroit'e dönerek "Vetroit!! Emily'i unuttuk!" diye bağırdı. Vetroit arkasını döüp gittikleri yerden geri dönmeye başladı, Daniel'a sadece onu takip etmek kalmıştı. Geldiklerinde Emily orada oturmuş kitaplara bakıyordu. Emily Daniel'a döndü, gözleri birden hınçla parladı, sonra hemen söndü. Daniel o küçük kızın Herobrine olduğunu anladı ama bozuntuya vermek istemediği için sessiz kaldı. Ashley gergin olan havayı biraz yumuşatmak için "Hey biz domuz avlayacaktık ama unuttuk" diyerek zoraki bir biçimde gülümsedi. Daniel ise "Boşverin, bende et var." dedi ve elini çantasına uzatıp bir kaç dilim pembe, pişmemiş et çıkardı; "Fırınınız var mı?" Vetroit bu söze oldukça ters bir biçimde tepki verdi; "Evim yeni yandı, fırın var gibi mi gözüküyor?". Daniel çantasından demir bir kazma çıkardı, o halde ben biraz taş ve kömür bulmaya gidiyorum." dedi ve ayağa kalktı. Biraz yürüdükten sonra kömür buldu. Kazmaya başladı. Kazdığında ise küçük bir mağaraya düştü, sinir bozucu canavar sesleri geliyordu. Madenleri önemsemeden karanlığa doğru ilerledi, yanında hiç meşale yoktu ama korkmuyordu. Neredeyse bütün mağaralar aynı yere çıkardı; Bedrocklar ve Herobrine'ın Krallığı... Herobrine'ın Krallığı tahmin edildiği gibi Nether'de değildi. Bunu oraya daha önce gittiği için biliyordu. Arkasından "Sssssss...." diye bir ses duyunca düşüncelerinden sıyrıldı. Hemen arkasını döndü. Yeşil, üzgün bir surat ona bakıyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder